Balkanlar bizim neyimiz olur, 105. Yılında Balkan Savaşları adlı konferans 8 Aralık Cuma günü Prof. Dr. Sabri Bektöre Konferans salonunda gerçekleştirilmiştir.
Konferans Balkan Harpleri öncesi bölgenin coğrafi konumuyla ve bölgede yer alan etnik unsuların değerlendirilmesiyle başlanmıştır. Daha sonrasında bölgenin analizi çeşitli açılardan ele alınmış ve bölgede yer alan problemler irdelenmiştir. Osmanlı İmparatorluğu’nun aslında bir Balkan ve Rumeli İmparatorluğu olduğu konuşmacı Avukat İsmail Küçükkılınç tarafından ifade edilmiştir. Aslında o gün itibariyle Ankara, Konya gibi şehirlerin İmparatorluk açısından kıymeti harbiyesinin bulunmadığı, bütün üretim, ticaret açısından Rumeli bölgesinin Osmanlı İmparatorluğu’nun başat unsuru olduğu ifade edilmiştir. Osmanlı İmparatorluğu Balkanlardan çekilmesi ile yaşam değeri ve kültürünü kaybetmiş, bu da toplumsal hafızada belli bir süre için bir tramvaya sebebiyet vermiştir.
Bu meselelerin yanında, Balkanlar’da yer alan Türk unsuru tarihte o döneme kadar örneği olmayan en büyük vahşetsizliklerle karşı karşıya kalmıştır. Gerek komitacılar ve gerek düzenli ordu vasıtasıyla ordunun ricatından sonra kadınlar ve çocuklar acımasızca öldürülmüş, ırzına geçilmiştir. Bugün bile bu topraklar bu elim hadisenin sebebiyet verdiği toplumsal vakıalar gözle görülür haldedir. Küçükkılınç bu kötü hadiselerin gerçekleşmesinin bu konunun konuşmasında en büyük engel olduğunu ifade etmiştir, fakat bunun yanında bu durumla yüzleşmenin kaçınılmaz olduğu ve bu yüzleşme ile tarihten alınacak derslerle Türkiye’nin yeni paradigma inşasında bir aydınlatma faaliyeti kuracağını düşündüğünü söylemiştir.
Bunun yanında Balkanlardan göçün 200 yıldır devam ettiği fakat buna rağmen hala bitmediğini, bunun da bizim Balkanlar ile olan varlık bağımızın ispatını ortaya koyduğu ifade edilmiştir. Bugünden sonra bu konunun daha rahat konuşulması ve ders alınması gerektiği ifade edilmiştir. Çekilen yerlerden bırakılan insan unsuru, kültür, toplumsal hayat ve toplumsal hafızada onulmaz yaralar açsa da bir ders mesabesinde olduğunun unutulmaması gerektiği en önemli nokta olarak konferansta öne çıkmıştır.
Konferans sonunda konuşmacıya Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Mehmet HATİPOĞLU tarafından teşekkür edilmiş ve plaket sunumu gerçekleştirilmiştir.
